Ben bana verilen ilk sözle şunu söyledim: 31 Mart akşamı ertesi güne manşet atsam ‘İstanbul meydan muharebesi’ derdim, demiştim. Bu akşam ise yarınki manşet için ‘Net galibiyet’ diyorum.
Şimdi, saat sabahın 2’sini geçmişken yazımın başına oturdum, tam da saat 17.50’de henüz sonuçlar açıklanmamışken uygun bulduğum manşeti başlığa koyuyorum.
Bu sonuç zaten aşağı yukarı belliydi. 6 Mayıs'ta YSK’nın kararı ile birlikte İmamoğlu seçimi almıştı.
Sebepleri önümüzdeki yazılarda uzun uzun inceleyeceğiz. Ancak şimdilik, 7 saatlik yayının üzerine şu kadarını söyleyeyim: Türkiye’de seçmen kendi iradesine müdahale edilmesini dün de kabul etmiyordu, bugün de kabul etmiyor.
Ekrem İmamoğlu, oyunu çok ciddi biçimde artırdı, AK Parti’nin oy deposu olan Fatih, Bağcılar, Güngören gibi ilçelerde bile büyük bir başarı yakaladı. Bu sonuçtan iktidar cephesinin önemli dersler çıkarması gerekiyor.