11 Aralık Pazartesi günü Lozan tartışmaları üzerine yazdığım yazı sonrası o günden beri sayısız mail aldım ve almaya devam ediyorum. Kanayan ama pek de dile getirilmeyen bir yaraya dokunduğunuzda böyle olur. O yaranın sahipleri ve kalplerinde adalet duygusu taşıyanlar hemen uyanırlar. Ve anlatmaya başlarlar. Bizim, bu ülkede böyle çok yaramız var. Geçmişten gelip üzerine ilaç sürülmeden kabuk bağlamaya bırakılmış yaralar... Bunlardan biri, pazartesi dile getirdiğim azınlık meselesi. Maalesef Lozan'da yer alan azınlıklarla ilgili yükümlülüklere AK Parti iktidarına kadar riayet eden hiçbir hükümet olmadı. İbadet, eğitim, kendi dillerinde yayın haklarından mahrum kaldılar. Malları ellerinden alındı.