1 Kasım seçimlerine girecek siyasi partilerin listeleri Yüksek Seçim Kurulu’na teslim edildi. Kuşkusuz en çok merak edilen iktidar partisinin listesindeki değişimdi.
Listeye damgasını vuran, üç dönem kuralıyla aktif siyasetin dışında kalan önemli isimlerin, yeniden listeye girmesi oldu. Cemil Çiçek, Faruk Çelik, Ali Babacan, Mehdi Eker, Binali Yıldırım, Ömer Çelik, Recep Akdağ, Bekir Bozdağ, Mevlut Çavuşoğlu, Nurettin Canikli, Hayati Yazıcı, Burhan Kuzu, Taner Yıldız, Mustafa Ataş, Mustafa Elitaş gibi kritik isimler yeniden ve seçilmesi garanti sıralardan (pek çoğu birinci sırada olmak üzere) listeye girdiler.
Bu listenin özellikle 7 Haziran seçim sonuçları üzerinden yapılan ciddi analizlerin sonucu olduğu ilk bakışta söylenebilir. Öncelikle, partinin kuruluşundan bu yana siyasi aklın oluşumunda katkısı olan isimler yeniden ve çok kritik illerden aday gösterilmiş. Kısa bir süre önce üç dönem kuralının AK Parti’yi nasıl etkilediğine dair yazdıklarımı yeniden paylaşmak istiyorum:
‘AK Parti kurulduğu günden bu yana değişimi savunuyor, siyasetin gençler tarafından aktif olarak yapılmasının önündeki pek çok engeli de bizzat kendisi kaldırdı.
Ancak şu gerçek, tahmin edilenden daha fazla önemsendi toplum tarafından: Tecrübe. Her biri farklı tecrübeleri temsil eden isimlerin, üç dönem kuralı nedeniyle aktif siyasetten uzaklaşması, pek de farkında olmadığımız endişeleri tetiklemiş olmalı. AK Parti’nin, siyasetin güçlenmesi ve geçmişte devlet içindeki farklı unsurlar üzerinden baskı altında tutulan alanlarda gerçekleştirdiği özgürleştirme hamleleri, bugün geriye dönülmesi düşünülemeyecek bir demokratik çıtayı ülkeye kazandırdı.