7 Haziran seçimleri için siyasi partiler aday listelerini açıkladı. Listelerle ilgili tartışmalar, seçimler yaklaştıkça azalıyor. Ancak kimi isimler var ki, onlar üzerindeki tartışmalar, her gün yeni bir mecrada devam ettirilmek isteniyor.
AK Parti’nin aday listeleri açıklandığı andan itibaren pek çok kesim, özellikle bir isim üzerine odaklandı: Berat Albayrak. Kimi zaman fısıltı halinde, bazen yüksek sesle, ama her nedense hep aynı kurgu üzerinden konuşuluyor Berat Albayrak. ‘Aynı kurgu’ ifadesini özellikle kullandım. Çünkü bu konuyla ilgili neredeyse tüm ifadeler ‘Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı...’ diye başlıyor. Ardından gelen cümleler de, yine bir şekilde Erdoğan’a atfen kuruluyor.
İlk bakışta tüm bunlar, mesela habercilik yönünden veya biz gazetecilerin pek sevdiği ifadeyle ‘kamuoyunu bilgilendirip aydınlatmak’ açısından son derece doğru bir yaklaşım gibi görülebilir. Öyle ya; eğer iktidardaki partinin aday listesinde Cumhurbaşkanı’nın damadı yer bulmuşsa, bu önemli bir haberdir.
Peki sonrası? Başka bir ifadeyle bu durum seçime kadar ve aynı vurguyla mı devam edecek? Berat Albayrak’la ilgili konuşurken yahut yazarken elimizdeki tek bilgi ya da tespit, Cumhurbaşkanı’nın damadı olması mıdır? Bir insanın hayatı bundan mı ibarettir? Onun hayatını sadece kimin yakını olduğu üzerinden okuyunca, üstelik bunu defalarca ve aynı nakaratlarla ilan edince gerçeği mi ifade etmiş oluyoruz?