Büyük bir sürpriz sayılmaz elbette. AK Parti ve CHP arasındaki koalisyon görüşmeleri sona erdi. Görüşmelerde önemli bir rol üstlenen Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in ifadesiyle ‘Türk siyasetinin iki ana damarı’ arasındaki bu temaslardan bir ‘koalisyon’ kararı çıkmadı. Şimdi herkes siyasetin nereye gideceğine dair, en azından düne göre daha fazla fikir sahibi.
Takvim sıkışık bile olsa, kağıt üzerinde hala mümkün görünen diğer koalisyon ya da azınlık hükümeti seçenekleri de, tıpkı AK Parti-CHP görüşmeleri gibi yerini hızla seçim koridoruna bırakacaktır.
Kuşkusuz yeni bir seçim, daha yolun başında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın işaret ettiği gibi ‘tekrar seçim’ olacak. Peki böyle bir durumda, sandıktan nasıl bir sonuç çıkacak? Sonuçların üç aşağı beş yukarı aynı olacağını öngörenler kadar, seçmen tercihlerinde parlamento aritmetiğini etkileyecek bir değişim olacağını düşünenler de var.
Bu soruların cevabı nerede gizli? Gerçekten de bunu arıyorsak, 7 Haziran seçim sonuçlarına bir kez daha bakmakta yarar var. Tablo gayet açık. Mevcut iktidar denklemini bozan ve bir yenisini aramamıza neden olan değişim; en net ifadesiyle Kürt meselesi etrafında yaşandı.