Ulaştırma, Denizcilik ve haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, ne
kadar kibar, nazik, centilmen bir insan(!) Benim bu köşede yazıp
cevaplasın diye sorduğum sorulara Milliyet gazetesi’nin Ankara
temsilcisini evine kahvaltıya çağırarak ve adımı da vererek
cevapladı.
Hayran oldum kibarlığına(!)
Beni yormuyor.
Başka gazete buluyor.
Ona konuşuyor.
Olsun.
Cevap, cevaptır.
Teşekkür ederim.
Fakat en önce şunu söyleyeyim: Sayın Bakan, benim “Temiz bir
gazeteciliğin temiz vicdanı üzerinden sorduğum sorulara” cevaplar
verip, halkı (okuru) inandırmak ve gerçeklerin ortaya çıkmasına
omuz vermek yerine “zararlı gazetecilik nedir, ne değildir, faydalı
gazetecilik nasıl yapılır” konusuna girerek “kuşku taşıyorum” deyip
kendine bir mağduriyet çıkartmaya çalışıyor. Gerçeği
saptırıyor.
Sayın Bakan!
Kuşkunuza esir düşmeyin.
Sorulara tam cevaplar verin.
Gerçekler aydınlansın.
Bütün kuşkular dağılsın.