Mekan, zaman, ortam, şans, talih ona çalıştı. Düşük Profilli Binali Süreci dün başladı. Kendilerine “Kulis Kokusu Alan Gazeteciler“ sıfatını yapıştıranların yazdığına göre, yeni süreçte ancak “Cinali becerisinin yapabileceği” çok önemli atılımlar görecekmişiz(!)
Adı: Binali.
Beklentisi: Cinali.
Davutoğlu gösteremedi.
Binali gösterecek.
Davutoğlu çözemedi.
Binali çözecek.
Davutoğlu ranta abandı.
Binali, üretime abanacak.
Davutoğlu, paraleli kazıyamadı.
Binali, kazıyacak.
Davutoğlu, take- on yaptı
Binali take off yapacak.
Türkçe'si şu demek:
Davutoğlu sadece omuzladı.
Binali Türkiye'yi uçuracak.
Yani Binali, Cinali olacak.
* * *
Düşük Profilli Binali Süreci'nde birinci hedef; terörü sıfırlamak ve ikinci hedef de 3. Havalimanı, Marmaray, 3. Köprü, 1.Körfez Geçişi, limanlar, her şehre bir havalimanı, 200 üniversite, 60 teknokent, 2000 Ar-Ge merkezi, İstanbul'a çılgın proje, şehir hastaneleri, havalimanları, duble yollar, hızlı trenler, savunma sanayi yatırımlarının yanına “yeni bir dev kalkınma hamlesi” koymak olacak. Zaten Binali Yıldırım Bakanlığı döneminde de “Hızlı Tren-Marmaray-Hava Limanları- Duble Yollar yatırımlarına” dev gibi başladı, dev adımlarla bitirerek “Cinali Becerisine” sahip olduğunu ispatladı.
Hızlı Tren:
250 kilometre hız yapacaktı.
100 kilometre hızda kalıyor.
Marmaray:
4 yıl önce bitecekti.
4 yıl gecikti.
Maliyeti 4 kat arttı.
Binali Yıldırım, Turgut Özal döneminden kalma ve Türkiye'yi dış para sahiplerine soyduran “Yap-İşlet-Devret Modelini” kendi buluşu yepyeni bir model diye anlattı ve “Ey vatandaşlar, devletin cebinden bir kuruş çıkmıyor, veriyoruz bir çukur 3 milyar Euro değerinde hava limanı alıyoruz, veriyoruz bir geçiş hakkı, 9 milyar dolar değerinde Körfez Köprü'müz oluyor…” diyerek kendini parlattı.