Bugün, 19 Mayıs; “düşmanın (emperyalist saldırganlığın) vatan
toprağından atılıp temizlenmesi ve egemenliğin bir kişiden, bir
aileden, halifeden alınıp, kayıtsız şartsız milletin egemenliğine
verilmesi” için atılan adımın ilk günüdür. Mustafa Kemal, “1919
senesi mayısın 19. günü Samsun’a ayak bastığında” Cumhuriyet
devriminin başlayacağı umudunu taşıyordu.
Milletin önünde durdu.
1 adım değil.
2 adım değil.
3 adım değil.
1000 adım önünde.
Millet arkasından geldi. 1 günde 1000 yıllık adım attı. Devrimin bu
huyu var: Önderini, 1000 adım önünde gidenden seçer. Seçti. Ve 1
günde 1000 yıllık adım atan devrim gerçekleşti.
99 yıl önceydi.
* * *
99 yıl sonra bugün yine mayısın 19. günü ülkemizde
“karşı devrimin karşı devriminin gelmekte olduğu”
umudu yükseliyor.
Ne demek istiyorum?
19 Mayıs 1919’da başlayan ve “Egemenlik kayıtsız şartsız
milletindir. Laiklik, bölünmez bütünlük, istiklal-i tam (tam
bağımsızlık) temel ilkelerimizdir” diyen devrimi
sonlandıracak bir karşı devrim yapıldı.
Güçler tek kişide toplandı.
Kuvvetler ayrımı kalktı.
Egemenlik tek kişiye verildi.
Anayasaya böyle yazıldı.
Referandumla ve mühürsüz zarflarla halka da onaylatıldı.
“Egemenliği tek adama” verenler 24 Haziran’da
seçim sandığında son darbeyi vuracaklarını hesaplıyorlardı ki,
“karşı devrimi devirecek bir güçlü karşı rüzgar”
patladı.