Yılbaşı piyango biletleri satışa çıktığında milyonlarca insan
oturup “kendimle ilgili düşünceleri değiştiririm”
diye kurmaya başlamıştı. Milyon milyon gariban
“bana çıkacak, değişeceğim ” diye umudunu umuduna
düğmeledi ve yılın son bir ayı böyle aktı bitti.
Fillerdeki kuvvet.
Aslanlardaki cesaret.
Güvercinlerdeki cilveleşme.
Geyiklerdeki özgürlük.
Boğalardaki güç.
Timsahlardaki azamet.
Ayılardaki kararlılık.
Tavşanlardaki doğurganlık.
Kedilerdeki sevilme ihtiyacı.
Köpeklerdeki arkadaşlık.
Doğada ne kadar yaratık, ne kadar börtü böcek varsa onların en
güçlü yanlarına sahip olabilecek değişimi sağlayabilecekti büyük
ikramiye…
Akıl dışı.
Saçma gelebilir.
Doğadaki tüm yaratıkların en güçlü yanları bende olsun diye
“piyango bileti” alan her halde hiç yoktur. Bunu
biliyorum. Büyük ikramiye çıkarsa “ev alırım… seyahate
çıkarım… yoksullara dağıtırım…” diyen aslında aslanlardaki
cesareti, fillerdeki kuvveti, timsahlardaki azameti kendinde görmek
istiyordur. Ben böyle düşünüyorum. Değişmeyecekse ve aslan
cesaretine bürünecek bir özgüvene sahiplenemeyecekse insan
“neden Milli Piyango milyoneri olmak” istesin!
Gözün kör olsun milyonerlik!
Filin gücünü
Timsahın azametini.
Bile satın alır.
Böyle bir saplantı var.
İnsanda egoizmin şahlanışı!
* * *
Her neyse!
İşte ay da bugün bitti. Büyük ikramiyeyi çıkaracak biletler de
satıldı, tükendi.
Bu gece çekiliş yapılıyor.
Size sadece amorti.
O zaman ne yapmalı?
Bence hemen bir Ülker bayiliği bulup, büyük ikramiyenin getireceği
“piyango milyonerliğinin” kuvvet ve kudretini kısa
zamanda “dolar milyoneri olabilmeye” çevirmenin
yolundan gidin.
Önümüzde örnek var.
Başarılı olmuş bir model.
Şu gün geride bırakmakta olduğumuz 2017 yılının en
etkileyici, sarsıcı, vizyon geliştirici buluşu “Ülker Bisküvi
Bayiliği’nin bir emekli öğretmeni Man Adası dolar milyoneri
yapabileceği” buluşuydu.
Emekli öğretmen!
Ne yapıp etmiş.
İlişkiler geliştirmiş.
Akrabalık bağı kullanmış.
Gerekli ön sermayeyi bulmuş.
Ülker bayiliği kapmış.
Sadece ve sadece Ülker bayiliğinden kazandığı para ile üstelik bir
kuruş bile kaçırmadan devlete vergisini verdikten sonra
“dolar milyoneri” olabilmiş.