Siz ki, kitapları olan bir profesörsünüz. Zor girilen okulları, başarıyla bitirmişsiniz. Toroslar’da doğmuş, büyümüşsünüz. Bu toprakların 10 bin yıllık kültür birikimiyle yoğrulmuş insanlarının içini acıtacak hakaretleri “aldım kabul ettim” demeye değer mi! Değer mi! Değer mi! “Başbakan koltuğunda oturacağım” diye bu kadar tacize katlanmaya değer mi! Hakarete vardı. Kişiliğinizle oynanır oldu. Mecbur değilsiniz. Muhtaç değilsiniz. Bir lokma. Bir hırka. Azla yetinmektesiniz. Doktor eşiniz var. Çocuklarınız akıllı, sağlıklı. İsminiz temiz. Bir yolsuzlukla, bir hırsızlıkla, bir rüşvetle, anılmıyorsunuz. Devleti soy, vakıf kur, belediye binalarını, kupon arsalarını vakfa bağışla, bizi avantadan zengin et diyen arsız akrabalarınız da yok. Değer mi! Değer mi! Başbakan kalmaya değer mi! Neyi beklemektesiniz? Ne zaman istifa edeceksiniz?