Bayramdan önce milli kükreyiş: “Onların doları varsa bizim Allahımız var” üzerineydi. Bayram bitti, düğün mevsimi başladı. Urfa-Diyarbakır yörelerinde aşiret düğünlerinde gelinin ve damadın kafasından dolarlar saçılıyor.
Doların gücü!
Kafalar karışık.
Zihinler bulanık.
DEİK, “dış pazarlardaki eğilimleri saptayıp fiyatlama yaparak” ihracatı artırma modeli üzerine kuruldu. Başlangıçta bağımsızdı. Yasa değiştirildi. İktidara bağlandı. Başkanı ve yönetim kurulu üyeleri “İktidar yanlısı işadamlarından” seçilir oldu. Ve bu işadamları, “17 yıl boyunca dolar borçlanarak gerçekleştirilen ekonomik büyüme sırasında hep iktidar övgüsü” yapıp durdular. Sonunda DEİK üyesi 300 işadamı ABD’nin başkenti Washington’a gidip Trump’ın otelinde dolar ödeyerek konferansa katılacaklar.
Hani Allahımız vardı!
★★★
Türkiye’yi 17 yıldır ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi ekseninde, dolar borçlanarak, yönetenler şimdilerde Rusya’nın Ortadoğu stratejisine el verip ABD’yi kıskandırmaya çalışıyorlar.
ABD’den F 35.
Rusya’dan S 400.
Rusya Dışişleri Bakan yardımcısı Sergey Ryabkov ise “Maalesef henüz dolar olmadan yaşamamız imkansız. ABD, bu konuda (alışverişi yerli para ve milli bankalar üzerinden yapma) büyük güç ve özellikle ekonomi ve finans alanında onları göz ardı edemeyiz” dedi.
★★★
Tam bunlar olurken; Ankara’nın Gölbaşı İlçesi’nde besi çiftliğinde Et ve Süt Kurumu’nun dolar ödeyerek Brezilya’dan ithal ettiği 3 bin 950 baş “kurbanlık hayvan” barınmaya alınmıştı. Hayvanlardan 50’si aniden telef olunca direğe “Bu mahallede şarbon hastalığı vardır” uyarı yazısı asıldı, bölge karantinaya alındı. Doların gücüne bak! Ankara’nın dibine şarbon soktu. Şarbon bizi uyarıyor:
Borçlanıp büyüme.
Kendi gücünle büyü.
1000 yıllık gözbebeğimiz Anadolu’da şarbon saçmayan “kurbanlık hayvanı” yeterince sen kendin üret, Ortadoğu’yu ve AB’yi etle sen besle.
Ne Amerika!
Ne Rusya!
Bağımsız Türkiye!