Arap atasözü: Men dakka dukka; eden bulur. Listeler açıklandı.
Eden bulacaktır. AKP, ülkemizi yangın yerine çeviren ve ekonomik
krizin de eşiğine getiren ne kadar isim varsa hepsini listelere
geri koydu.
“Kurucu değerler” diyorlar.
Ali Babacan, Cemil Çiçek.
Beşir Atalay, Mehdi Eker.
Binali Yıldırım, Faruk Çelik.
Recep Akdağ, Bekir Bozdağ.
Taner Yıldız, Ömer Çelik.
Mehmet Ali Şahin.
Bu isimler şimdi kalkıp vatandaşa; “Yolsuzluğa karşıyız. Yoksulluğa
karşıyız. Yasaklara karşıyız…” diyeceklerse; AKP’ye oy vermiş 18
milyon seçmenden en az 2 milyonundan; “Başka kapıya” karşılığını
alacaktır.
* * *
Kutulardan dolar çıktı.
Bu isimler.
Gözlerini yumdu.
Kasalardan dolar taştı.
Bu isimler.
Ağızlarını kapattı.
“Sıfırla oğlum” telefon tapelerini sağır sultan duydu. Bu isimler:
Kulaklarını tıkadı. Türkiye Cumhuriyeti’nin 90 yıllık siyaset
tarihi içinde rüşvet, yolsuzluk, hırsızlık, devleti soyanları
kayırma bu isimlerin bakan olduğu dönemlerde zirveye çıktı.
Siyaset ahlakı çürüdü.
* * *
Bu isimler; bu toplumu yalana, yolsuzluğa, hırsızlığa, rüşvete,
devleti soymaya, kul hakkı yemeye teşne varsayıyor.
Bu isimler yanılıyor.
1 Kasım’da seçim olursa.
Yeniden bakanlık rüyası görüyorlar.
2 Kasım’da rüyalarından uyanacaklar.
Bu isimler:
İsraf sarayının yapılmasına, o israf sarayı yapılırken 7 bakanlığın
ayda milyonlar akıtarak kiralık binalarda oturmasına, Çamlıca’daki
cemaati olmayan o israf camisinin yapılmasına, Diyanet İşleri
Başkanı ilahiyat profesörünün emirle zırhlı Mercedes’e
bindirilmesine, başbakanın örtülü ödenek harcamasının yanına bir de
cumhurbaşkanlığına örtülü ödenek verilmesine göz yumdular, vicdan
kapattılar. Bu isimler; çürümüşlüğü seviyeli siyaset diye topluma
yutturmaya kalktılar.
* * *
Devlet soyuldu.
Bu isimler seyretti.
Rant zenginleri yaratıldı.
Bu isimler göz yumdu.