Kır lokantası mutfağında “plastikten bir öfke sosu içinde 10 büyükelçi, 24 saat içinde sınır dışı edilecek” yemeği pişirilmişti. Şimdilik döndü dolaştı; “kendin pişir kendin ye…” menüsünde karar kılındı.
Yemeğin adı:
Hadsiz büyükelçiler.
Hadlerini bilecekler.
Konmuştu.
Biz vatandaşlar olarak bu tür “Can bu bedende, bu fakir bu görevde olduğu sürece o teröristi (papazı) almazsınız” adlı yemekleri iç siyaset soframızda hep görmüştük. Örneğin sonuç aynı olmuş, öfke sosunda pişen “sizdeki papazı vermeden buradaki papazı almazsınız” yemeğine rağmen bizdeki papaz gönderilmişti. ABD’deki papaz hâlâ orada duruyor. Bu açıdan bakınca yine aynı son: 10 ülke, “elçilerimizin yazdığı bildiri Viyana Sözleşmesi’nin 41. maddesi ile uyumludur…” dediler.