Kilis'e füze, çevik kuvvet polisinin koruması altında mahkeme avlusunda bekleyen gazeteciye kurşun.
Tesadüf saymayın.
Geldiğimiz tablo bu.
Kilisliler ilan verdi:
Yetişin ölüyoruz.
Evlerimize roket düşüyor.
Üzerimize şarapnel yağıyor.
Evimizde öldürülüyoruz.
Sokakta öldürülüyoruz.
Yetişin ölüyoruz.
Kilis Valisi de mum dikti:
Füze her an gelebilir.
Abdestsiz dışarı çıkmayın.
Kilis'te devletin bir numaralı temsilcisi vali, “Devlet, Kilisliyi koruyamıyor; IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) füzesiyle ölmek kaçınılmaz, bari öbür dünyaya abdestsiz gitmeyin” önlemi getirmiş oldu.
Benim valim!
Abdestinle bin yaşa!
* * *
Kilis Türkiye'nin ünlü şehri.
Can Dündar ünlü gazetecisi.
Can Dündar gazetesinde yazdı:
MİT TIR'larında silahlar vardı.
Silahlar IŞİD' e gidiyordu.
Can Dündar'ı, “devletin gizli belgelerini ele geçirip halka açıklamaktan” 5 yıl hapse mahkum edeceklerdi. Can Dündar da “karar celsesinin başlamasını” bekliyordu. Mahkeme avlusunu çevik kuvvet polisleri korumaktaydı. Bir saldırgan elinde tabanca ile o kadar çevik kuvvet polisinin, el ve sabit dedektörlerin, TV kameralarının, milletvekillerinin arasından elini kolunu sallayarak geldi, tabancasını ateşledi. Can Dündar'ın çatal yürek karısı varmış. Kadın, çevik kuvvet polisinden önce tabancalı saldırganın yakasına yapıştı, devlete teslim etti.
Can Dündar, ölebilirdi.
Devlet onu koruyamadı.
Kurşunu devlet sıktırmış oldu.