Meydanlar ısınıyor.
Ekranlar canlı.
Vaatler cömert.
Cümleler keskin.
Bildirgeler ihtiyaç listesi.
Manifestolar kabarık.
Anketler ortada.
Anketler; “kentlerde ‘hayır’ diyen oyların artması ve
gençlerin neredeyse blok halinde değişime mühür basması”
tayin edici olacak diyor.
Kentler:
Dolar
vurgunu yedi.
Döviz artıyor.
Fiyatlar delirtiyor.
Gençler:
İşsizlik vurgunu yedi.
Gençler
gelecek istiyor.
Seçimin sonucu geliyor, geliyor “kentlerin ve gençlerin
oylarına” vidalanıyor.
* * *
Ekranda, sarayda, kürsüde, meydanda ve her mekanda liderlerin
ağızlarından dökülen her cümle kentlere ve gençlere mermi hızıyla
ulaşıyor.
Mermi namludan çıkar.
Namluya geri dönmez.
Yeniden cumhurbaşkanı seçilmek için oy isteyen Tayyip Erdoğan,
Erzurumlulara; “Biz Soros’un (meşhur para spekülatörü) değil,
Allah’ın kuluyuz… Erzurumlu Dadaş, yastık altındakini sat, liraya
yatır” diyen sözlerle seslendi.
Söz, ağızdan çıkan mermi!
“Soros’un kulu değiliz” sözünün ağızdan çıktığı
sıralarda; ekonomiden sorumlu Bakan Mehmet Şimşek ile Merkez
Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, Londra’ya dolar ve Euro sahibi
bankacılarla (Soros tipli adamlarla) görüşmeye gideceklerini
açıklıyordu.
Erzurum’da Soros’a çak!
Londra’da döviz dilen!