Gözleri doğuştan görmeyen bir adam, elinde fener omuzunda testi
gecenin karanlığında evine gidiyormuş.
Boşboğazın biri sormuş.
Ey arkadaş!
Karanlıkla aydınlığın senin görmeyen gözünde bir farkı mı var?
Fenerin sana faydası nedir?
Görmeyen adam gülmüş.
Cevap vermiş:
Ey gören kalpsiz!
Bu fener kendim için değildir. Senin gibi kör kalpli sersemler
içindir. Bana çarpıp da testimi kırmasınlar diyedir.
Kör kalpler için.
Güçlü fenerler gerekli.
Seçime gidildiği günlerde, fenersiz, ışıksız “mucize
halı beklentisi” yaratıldı. Bir kişinin
seçeceği “güçlü yürütme
kadrosunun” mucize çözümleri bulacağı söylendi.
Yüzde 52 destek geldi.
Şimdi mucize zamanı!
* * *
Para harmanlayarak.
Paradan kredi yaratarak.
Kredi pompalayarak.
Hazine ile Belediye’nin şehir arsalarını TOKİ eliyle
yeni “şantiye zengini
şirketlere” araklayarak ve beton bina dikerek ekonomi
büyüdü.
Verimsizdi büyüme.
Dış borç bul proje yap.
Az da halka yedir.
Muazzam başarı diye sunuldu. Gazeteler, TV’ler el altında
tutuldukları için “evet mucize
başarı…” diye tekrarladılar. “Ekonominin
karnında kriz büyüyor” diye gerçeği
söyleyenler “fener olmaya” çalıştılar
ama ışığın aydınlattığı testiyi gören olmadı.
Çakılma devam ediyor.
Haziran enflasyonu açıklandı. Yıllık enflasyonun yüzde 15.4’e
fırladığı görüldü. Bunun içinde “seçim sırasında oylar
kaçmasın” diye ÖTV kaybına razı olunan akaryakıt
zamları yok.
Dolar da artı.
Arttığı yerde durmuyor.
Faizler de yükseldi.
Yükseldiği yerde kalmıyor.
Kur ve faiz şok yaratıyor.