Arkadaşım Ali Şahinler, katıksız, has Rizelidir. Rize’den
milletvekili adayı oldu. Listenin üçüncü sırasına girdi. Rize’de
şehrin kendisi ve ilçelerin tamamı büyük çoğunlukla AKP’ye oy
veriyor. AKP: 120 bin oy. CHP: 38 bin oy. Aslında Rizeli, Tayyip
Erdoğan’a hayran; “Rize uşağıdır…” diye hayranlık yükseltip AKP’ye
oy veriyor. 13 yıl öncesi de böyleydi. ANAP’lı Mesut Yılmaz’da
Rizeli idi. Rizeliler onu Başbakan yaptı. Partisi yüzde 10’un
altına inip sandığa gömüldüğü seçimlerde Rizeliler Mesut Yılmaz’a
yine yüzde 60 oy vermişlerdi. Tayyip Erdoğan’ın “Baba ocağım”
dediği Rize’nin Güneysu İlçesi’ni görseniz “İsviçre’ye mi geldim,
rüyada mıyım…” diye etinize çimdik atabilirsiniz.
Alt yollar.
Üst yollar.
Düzelenmiş dereler.
Zirvelere dikilmiş camiler.
Hastaneler. Liseler.
Güneysu Saray (!) ışıltısına gark olmuş. Türkiye’nin genelinden
toplanan vergi Rize’de Güneysu özeline (iktidarla arası iyi
şirketlerin de hibeleriyle) aktarılan servet olmuş. Rize’nin üç
milletvekili var. Üç milletvekilinin üçü de AKP’den çıkıyor.
Düşündüm ki, arkadaşım Ali Şahinler, milletvekilliğine adaylığını
listenin üçüncü sırasından koymuşsa mutlaka AKP’den Meclis’e
gidecektir.
Hayır.
CHP adayı olmuş.
Diğer iki aday (eski Rektör Prof. Kemal Köymen, hukukçu Çetin
Keçeli) ile birlikte bir ekip oluşturmuşlar. Rize’nin içinde
mahalle mahalle ilçelerinde kahve kahve dolaşıp, “Oylar CHP’ye
dönerse Rize’nin kendisi ve bütün ilçeleri Güneysu kalkınmışlığına
ulaşacak… Ayrım yapılmayacak…” diye anlatıyorlar.