Bilgili, görgülü, eğitimli olmuş. İnsan nedir, biz neyiz, kişi
hak ve özgürlüğü nerede başlar nerede biter öğrenmiş. Kendisi,
yakın akrabası, kız kardeşi, kız arkadaşı parkta, yolda, otobüste
şort giymese de şort giyenleri de anlayışla karşılayan biri olmuş.
Sanki yanında ayakta duran yolcunun omuzuna bir elini koyup, diğer
eliyle de otobüsün üst borusuna tutunup uçarak kız kardeşi
yaşındaki hemşire Ayşegül Terzi'nin suratına tekme atan Abdullah, o
değil.
İlk duruşması yapıldı.
Serbest bırakıldı.
Normal insan sayıldı.
İnsan arasına katıldı.
Oysa, kendisinin de yaşadığı ve üç apartman yakınında oturduğu aynı
mahallenin genç kızı, hemşire Ayşegül Terzi'nin giyinişinin “günah
ve cehennemlik olduğuna Allah adına karar verip” otobüs içinde
havada uçarak ve “bunları öldürmek lazım… kafalarını ezmek lazım…
cenabet etti otobüsü…” diye bağırarak tekme attığı gün, avukatı
hemen hukuk maddelerini toplayıp yardıma gelmişti.
-Delidir…
– Saralıdır…
***
19 Eylül günü.
Delidir…
Saralıdır…
Sadece 38 gün geçti.
26 Ekim'de duruşmaya çıktı.
Serbest bırakıldı.
Normal insan sayıldı.