“Müminler kardeştir” diyen İslam çimentosunun
bugüne kadar başaramadığı kenetlenmeyi Trump bir kararıyla sağladı.
Gerçi 56 İslam ülkesinden sadece 16’sı üst düzeyde temsil edildi
ama Müslümanlar ilk kez tek ses oldu. Avanjelist (Hristiyan kökten
dinci) Trump, gizli Müslüman biri! Mizah diye yazmıyorum.
Gerçekten ancak güçlü bir Müslüman inanca ve birleştirme stratejisi
kurmaya yatkın üstün zekaya sahip biri, düşündü, düşündü sonunda
“Kudüs İsrail’in başkentidir” kararı aldı. Çünkü
bu karar açıkça: “Filistinlileri de İsrail yönetecektir,
Suudi Arabistan da parçalanacak, İslam’ın kalbi Hristiyanlarca esir
edilecektir” anlamını taşıyordu.
Şerden iyilik çıktı.
Mekke… Medine…
Kahire… Şam…
Tahran… Bağdat…
Bakü… Kudüs…
İslam başkentleri birleşti.
Trump ya büyük bir aptal!
Sonunu düşünmedi.
Ya da gizli Müslüman!
Fark etmez.
Kararı, çimento oldu!
Böylece “İslam ülkelerinin parçalanmışlığını,
bölünmüşlüğünü, bazılarının ABD’nin ve İsrail’in kuklası haline
gelmiş perişanlığını” ortadan kaldıracak sonuç elde
edildi.
İslam için kurtuluş!
Onurlu çıkış yolu!
İstanbul’da tarih yazıldı. * * * İslam tarihçileri anlatıyor:
Müslümanlar arasında bölünmüşlük Sıffın Savaşı’ndan beri sürüyor.
Müslüman coğrafyasına açık düşünce, laiklik, özgür basın, bağımsız
yargı, bağımsız yasama, çok partili demokrasi, sivil toplum hakim
olamadığı için birleşme, bütünleşme, kaynaşma, kenetlenme
olmadı.
İslam çimentosu çalışmadı.
İslam birleştiricidir.
Kardeşliği emreder denildi.
Kardeşlik lafta kaldı.
İslam İşbirliği Teşkilatı 48 yıldır var ama bugüne kadar Filistin
halkını kalkındıracak ve ekonomik olarak İsrail’in düzeyine
ulaştırabilecek bir model düşünülmedi. İsrail kadar güçlü bir
Filistin yaratacak İslam sinerjisi görülemedi. İslam ülkeleri,
Keşmir ve Doğu Türkista...