Gak deyince benden, guk deyince bizden. Devlet bankasını
soydurma. Kişi zengin etme. Değişmedi. Makarayı geriye sarayım.
Size ispatını eski yıllardan vereyim.
2 devlet bankası vardı.
Bugün de var.
2 devlet bankasının kasalarına iktidar partisinin kodamanları
ellerini sokmuşlardı. Kredileri tanıdık, bildik, yandaş kişi ve
şirketlere veriyorlar. Krediler buharlaştırılıyor. Yani batıyor.
Kişi zengin ediliyor. Sonra halktan toplanan vergilerle bu
batırılmış bankalara devlet parası “taze kaynak sermaye ve Hazine
Bonosu desteği” sunuluyor, komaya girmiş banka kurtarılıyordu.
2 devlet bankası komadaydı.
Ziraat’in batık ticari kredileri toplamı 70 trilyon liraydı. (üç
sıfır atılmadan önce)
Yüzde 11’i……..10 kişiye.
Yüzde 39’u…..200 kişiye.
Yüzde 50’si………5 kişiye.
Verilmişti.
Halkbank’ın batık kredileri toplamı 800 trilyon liraydı:
Yüzde 14’ü…….. 5 şirkete.
Yüzde 13’ü…….10 şirkete.