Birleşmiş Milletler Terörle Mücadele Komitesi'nin hazırladığı
bir rapora göre; “Türk asıllı 1300 IŞİD mensubu terörist savaşçı
var. Bunlara, Suriye ile Irak'tan kaçıp Türkiye'ye gelmiş fakat
kendi öz ülkesine dönemediği için Anadolu'da kalmayı daha güvenli
bulan 1000 IŞİD mensubu terörist daha” eklendi. Türk asıllılarla
birlikte şimdi bunlar “Türkiye'yi ön cephe” ilan ettiler. IŞİD,
Türkiye'de “İkinci PKK olmak” üzere yeni hamleler içinde… Bunların
tamamı Suriye'den giriş yapıyor, Türkiye'de militan adayı
devşiriyor, yine Türkiye içinde kırsal kesimde eğitiliyordu.
Kim eğitiyordu?
* * *
Mersin Milletvekili Fikri Sağlar, Başbakan Binali Yıldırım'a yazılı
olarak cevaplaması için bir soru önergesi verdi.
Şunları yazdı:
“Merkezi İstanbul'da bulunan SADAT; kendi internet sitesinde ilan
ettiğine göre, ‘gayri nizami harp (kontrgerilla) eğitimi'
vermektedir. Eğitimleri arasında ‘gizli harekat teknikleri-
istihbarat-psikolojik harp-sabotaj-baskın-pusu-suikast' yer
almaktadır. SADAT kurucusu emekli general Adnan Tanrıverdi, neden
böyle bir işe giriştiklerini şöyle anlatmıştır: ‘TSK 22 Türk ve
Müslüman ülkeye eğitim, danışmanlık ve donanım konusunda hizmet
vermektedir. Ama 60 İslam ülkesinin savunma alanında bütün
ihtiyaçlarına cevap vermesi mümkün olmamaktadır. SADAT da görev
almış emekli 64 subay ve astsubay desteğiyle bu ihtiyaç
karşılanacaktır.'
Sayın Başbakan!
TSK'dan emekli olan bazı özel harpçi subay ve astsubayların yüksek
maaşlarla bu güvenlik şirketinde göreve başladığı ve kamplarda;
IŞİD ve türevlerine gayrı nizami harp eğitimi verildiği iddia
edilmiştir. IŞİD'e mensup teröristlerin eğitildiği bilgisi Batılı
istihbarat teşkilatlarının eline geçince eğitimlerin dondurulduğu,
gizli silahlı bir yapının ise kamplarda eğitilmeye devam edildiği
yine iddialar arasındadır.”
* * *
Milletvekili Fikri Sağlar, bu açıklamadan sonra Başbakan'a cevabını
istediği şu 6 soruyu sordu:
1- SADAT'ın askeri eğitim ve danışmanlık alanlarında faaliyet
göstermesine bir bakanlık veya bir resmi kurumca verilmiş bir izin
mevcut mudur?
2- SADAT'a TSK'ya alternatif oluşturması için hükümet tarafından
izin verildiği iddiası doğru mudur?