Düşmanlarımızı azaltacaktık. Dostlarımızı çoğaltacaktık. Putin
ile Erdoğan kucaklaştı. Obama ile Erdoğan
telefonlaştı. Kurutuluş Savaşı sırasında Milli Mücadele
düşmanı yazar Ali Kemal'in torunu İngiliz bakan Boris Johnson da
Ankara'ya Erdoğan'ın çok pahalıya yapılmış lüks Ak Saray'ına
konuk geldi.
Bir umuttu!
Saman aleviymiş.
Dost çoğaltamadık.
Mavi Hattı yenileyemedik.
Mavi Hat: Ülkemizin Güney ve Güneydoğu sınırımızdaki bütün
ülkelerden, etnik gruplardan, uluslardan, mezheplerden, dinlerden,
inançlardan kim varsa hepsiyle dost olma, dost kalma kuşağıdır.
Mavi Hattı, yaklaşık 500 yıl önce Yavuz Sultan Selim, “İpek Yolu
ile Hac Yolu'nu” korumak için; Mardin-Hatay- Halep-Kerkük Hattına-
Golan Tepeleri ile İsrail-Ürdün Bölgesine 500 bin Şii ve Sünni
Türkmen'i birlikte yerleştirmişti. Sonradan bataklığa
dönüşecek Ortadoğu'da dost çoğaltan mavi hattımız olmuştu. 1920
yılında İngilizler güçlü orduları ve Lawrence tipi “böl ve yönet”
yöntemleriyle mavi hattımızı dağıttılar ve şimdi de ABD'liler
askeri-siyasi-diplomatik-finansal güçleriyle “mavi hattımızı
yeniden kurmamıza” izin vermiyor. Musul'da 100 yıl önceki İngiliz
generali ile bugün Musul'da ABD generali arasında bir milim bile
görüş farkı yok.
ABD'nin planı:
Küçük Sünni devlet.
Küçük Şii devlet.
Küçük Kürt Devleti.
Küçük Aşiret devletler.