Tartışma mıydı?
Fikir sergilenmesi miydi?
Münakaşa mıydı?
Münazara mıydı?
Kelimenin ne olduğu önemli
değil, “münazara” yani fikirlerin,
tezlerin, görüşlerin, projelerin, vaatlerin, sergilenmesiydi
diyelim. Ekrem İmamoğlu ile Binali
Yıldırım “yapacaklarını ya da
yapamayacaklarını” anlatmış oldular. Kimi zaman birçoğumuz
İmamoğlu olduk, oturduğumuz yerden kalkıp ekrana girdik, kendimizi
İmamoğlu’nun yerine koyduk. Bir bölüm kendini Binali Yıldırım’ın
yanında hissetti, sanki ekrandaki sahneye fırladı. Soru sordu ya da
soruya cevap verdi.
Münazara bitti.
Biz ne anladık?
★★★
Ben şunu anladım:
Bitmedi.
Yeni başladı.
Yine sandığa gideceğiz.
Pazar günü mutlaka gideceğiz. Dün gece “ekran
buluşmasından” çıkardığım sonuca göre, İstanbul
seçimi ikinci kez yapıldıktan sonra da zihniyet farklılığı, fikir
yarışması, “seçip iktidara getirdiğine hesap
sorma” bilinci ile kararlılığı oluşuncaya kadar devam
edecek. Tartışma Binali
Yıldırım ile Ekrem
İmamoğlu arasında geçiyor gibi görünse de aslı öyle
değildi.