Türk Silahlı Kuvvetleri, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin
51'inci maddesinden kaynaklanan “Meşru Müdafaa Hakkı” gereği, IŞİD
başta olmak üzere terör örgütlerinin yarattığı tehdidi bertaraf
etmek ve hudut güvenliğimizi sağlamak amacıyla 24 Ağustos 2016
tarihinde “Fırat Kalkanı Harekatı”nı başlatmıştı. Harekatta
istenilen sonuçlar yeterince alınmadan, hatta bütün aşamaları
tamamlanmadan Cumhurbaşkanı ve Başbakan “Fırat Kalkanı Harekatı'nın
bitirildiğini” açıkladı. Bu karar askerleri de şaşırttı.
Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında toplam 230 meskun mahal ve 2 bin
225 kilometrelik alanda kontrol sağlandı. Hani askerimiz Menbiç'i
terör örgütü YPG'den yani PKK'nın Suriye uzantısı olan
teröristlerden kurtaracaktı? Hani Rakka'ya girip dinci terör örgütü
IŞİD'i bu kentten atacaktı… Bunlar gerçekleştirilmeden, “Fırat
Kalkanı” aslında yeterince amacına ulaşamadan sonlandırıldığını
askeri yetkililer söylüyor.
IRAK'TA TEHLİKELİ GELİŞMELER
Suriye'de de, Irak'ta da hem IŞİD hem KK var. Her iki örgüt de,
Türkiye'ye karşı hainlikte birleşiyor. Diğer komşumuz Yunanistan
adalarımızı işgal ediyor, bayrağını çekiyor, her fırsatta
karasularımızı, hava sahamızı ihlal ediyor. Yunanistan
Cumhurbaşkanının Türkiye'ye ait adaya gidip Yunan askerlerini
ziyaret etmesine bile ses çıkarmıyoruz. Askerlerin adada bulunması
yetmiyor, milislere silahlı eğitim veriliyor. Adada bulunan
madenler gemilerle adalarımızdan alınıyor. Bunların da sadece
seyircisiyiz…
Terör örgütü PKK, yıllarca Kandil'i üs olarak kullandı. Sincar
bölgesinde üsler kurmaya başladığında, buna Barzani'nin engel
olması istendi. Barzani, Türkiye'de ayrı, Irak'ta farklı konuşuyor.
PKK'ya karşı sözde mücadele ediyormuş izlenimi yaratıp, sessiz
kalmayı tercih etti.
Aslında geçmişte de böyle yaptılar. PKK ile mücadele edecek diye
Barzani ve Talabani'ye bu devlet yıllarca para verdi. Yetinilmedi,
sınır boylarında peşmergeler için 35 karakol yaptırıldı. Ancak
bunların tamamı kısa süre sonra içindeki araç-gereç ve silahlarla
birlikte PKK'nın eline geçmişti. Şimdi de, Sincar'da Türkiye'nin
isteklerinin tam tersi gelişmeler oluyor. Sincar'da kamp sayısını
artırdılar, Ezidileri de aralarına aldılar. Onları da Türkiye'ye
karşı kullanacak, böylece Türkiye karşıtı cephe genişletilecek.