Necmettin Çalışkan Gazeteoku

Müslümanlar ve İhram Ruhu

BİR hac mevsimi daha geçti. Hicaz bölgesinin manevi iklimine ilişkin yazıları çeşitli yerlerde okudunuz. Biz genel gözlemleri aktarmakla yetineceğiz. Bir Müslüman hac için ihrama büründüğü andan...

15 Eylül 2017 | 95 okunma

BİR hac mevsimi daha geçti. Hicaz bölgesinin manevi iklimine ilişkin yazıları çeşitli yerlerde okudunuz. Biz genel gözlemleri aktarmakla yetineceğiz.

Bir Müslüman hac için ihrama büründüğü andan itibaren belli bir duyarlılık ve sorumluluk içinde olması gerekir.

Bu manada büründüğü “giysiler” insanı daha fazla düşünmeye sevk eder, sorumluluklarını hatırlatır ve varlığın anlamını kavrar.

Başlangıçta ihram giyerek tüm hacıların eşitlenmesi ama sonra lüks otellerde kalarak, tüketim çılgınlığıyla ve olağan alışkanlıklarıyla hayatına devam etmesi ihrama ve ihramın ruhuna inat farklılığın normal hale getirilmesi sorgulanması gereken bir husus diye düşünüyoruz.

İhramla sınıf ayrımı yok edilmek istenirken tüketim ve lüksle farklılık oluşturulması çağdaş bir problem olarak karşımıza çıkıyor.

İhramlının asla aklından çıkarmayacağı bir gerçek olarak erkeğin iki beyaz elbisesi vardır ki bunlar; ihram ve kefendir. Her ikisi de eski hayata sünger çekip geçmişten arınarak, yeni hayatın başlangıcıdır. Tertemiz açılan yeni bir sahifedir.

İhramlının karşılaştığı mahşeri kalabalık tablosu ise topyekûn bilinçli olmaya “ümmet” olmaya sevk eder.

Son yıllarda Müslüman ülkelerin yaşadığı zulümlere, sıkıntılara baktığımızda gündemimizde olması gereken “batıla karşı hakkın yanında yer alma” şuuru ile Müslümanların birlik olup sorunlarını kendi içerisinde çözüme kavuşturması gerektiği daha iyi anlaşılıyor.

Farklı dil, renk, ırk ve bölgeden gelen milyonlarca Müslümanı kardeşlik içinde bir arada görünce umutlar yeşerse de maalesef öncelikli hassasiyet alanları içerisinde çok fazla Müslümanlarına problemleriyle ve genel dünya meseleleriyle ilgili olduklarını söylemek oldukça zor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Milli felaket; Milli Piyango 22 Aralık 2017 | 190 Okunma Zalim, Mazlum ve Doğu Kudüs 15 Aralık 2017 | 146 Okunma Erdemliler topluluğundan, suç toplumuna 01 Aralık 2017 | 169 Okunma Yök ve Akademisyenlik 10 Kasım 2017 | 365 Okunma Tıkanan karar mekanizmaları ve eğitimde kaos 22 Eylül 2017 | 139 Okunma