Çocukluğunda bizim gibi, “Karaoğlan Ecevit”in Amerika ve NATO’ya kafa tuttuğunu görmüş kişiler için bugün CHP’nin başındaki Kılıçdaroğlu’nun, “Biz NATO ittifakının bir parçasıyız. NATO’yu sadece savunma gücü olarak görmemek lazım. Biz NATO’nun bir parçası olarak NATO’nun öngördüğü şekilde çalışmak zorundayız. NATO’ya karşı çıkmanın bir anlamı yok.” sözlerini duymak ne kadar acı...
CHP son yıllara kadar “ulusal bağımsızlığın” simgesi diye bilinirdi. Şimdi Genel Başkanı, “NATO artık bugün 21. yüzyılda aynı zamanda demokrasinin de bir güvencesi” diyor. (21.02.2022 Reuters)
TERÖR DESTEKÇİSİ NATO ÜLKELERİ
“NATO, üyesi olduğumuz bir kuruluştur; sorumluklarımız kadar haklarımız da vardır” demek varken, NATO’yu demokrasinin güvencesi saymak kişisel siyasi trajedisinden başka bir şey değil. Çünkü, Türkiye üye olduğundan beri hep yükümlülükleri ile hatırlanırken, en büyük saldırılara da hep NATO ülkelerinden maruz kalmıştır. Buna karşın üye olduğu 1952’den beri bu hukuki zemini kaybetmemeye özen göstermiştir.
Bugün NATO’nun en büyük ülkesi ABD, NATO üyesi Türkiye’nin düşmanı terör örgütü PKK/YPG’ye silah yardımı yapıyor. 15 Temmuz darbe girişimiyle demokrasiyi askıya almak isteyen ve TBMM’yi de F-16 bombalarıyla vuran Fetullahçı Terör Örgütü yönetici ve elemanlarını korumayı sürdürüyor.