“Türkiye, şöyle bir fotoğrafın ortasında bulunmaktadır; bölgemizde yaşanan savaşlar, çatışmalar ve saldırılar kesintisiz sürüyor. Küresel güvenlik mimarisindeki kırılmalar, küresel ekonomideki belirsizlikler de derinleşiyor. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin önemli bir kısmı ciddi siyasi istikrarsızlık ve buna bağlı sosyal gerilim tehditleriyle yüzleşiyor. Dünya genelinde etkili olan tüm bu olumsuzluklara rağmen, Türkiye, hamdolsun hedefleri doğrultusunda kararlılıkla ilerliyor”…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Pazartesi günü kabine toplantısının ardından yaptığı konuşmanın bir bölümünde çizdiği ‘panorama/durum tespiti’, Türkiye’nin nasıl bir dünyada yürüdüğüne ilişkin kaba haritayı veriyor…
Şubat ortasında gerçekleşecek ‘Münih Güvenlik Konferansı’nın Başkanı Christoph Heusgen de, toplantı öncesi yayınlanan güvenlik raporunun ön sözünde, “jeopolitik gerilimlerdeki artış ve ekonomik belirsizliklerin tetiklediği ‘küresel siyasetteki düşüş’ bu yıla damga vuracak” diyor.
Belli bir estetik, şıklık içinde sunulur bu tür raporlar; “üzerine bastığımız sistem çöküyor” diyemedikleri için, kaybeden liberal nizamdan miras “kazan-kazan”a...