AK Parti’nin 258 sandalyeyle Meclis’teki en büyük çoğunluğa sahip olması, tek başına hükümet kuramadığı gerçeğini değiştirmiyor. İstikrar için savunulan % 10 barajı AK Parti’yi korumadı, bilakis HDP için kaldıraca dönüştü ve parlamento denklemini AK Parti aleyhine belirledi.
Öte yandan, sandık halkın iradesini yansıtır ve halk her zaman masumdur.
Yanılmış bile olsa, “Neden yanıldın?” diye soramazsınız. “Ben neden anlatamadım?” sorusunun peşine düşmek icap eder.
Peki, “AK Parti neden anlatamadı?”
Cevap bağlamında yazacağım bazı şeylerden ötürü, kimse gemiyi terk eden fareler alegorisine sığınmasın. Çünkü ayaklarını yere vura vura çürük tahtaları kontrol etmek, biraz kötü sese neden olsa da kaçma emaresi değil, o gemiyi sahiplenmenin ta kendisidir.
AK Parti’nin kaybetmesinin ilk nedeni, AK Parti ve Erdoğan karşıtı cephenin demokratik usuller açısından sorun teşkil etmeyen ama siyasal partiler arasındaki ayrımı anlamsızlaştıran sıradışı bir stratejik işbirliğine gitmeleridir. Bu işbirliği sayesinde CHP, HDP ve hatta MHP seçim sathı mailinde birbirleriyle rekabet etmediler, neredeyse tek bir cephe oluşturdular. Şafak Pavey’in Selahattin Demirtaş’a dediği gibi “beraber iyi salladılar”.