“Barış geliyor, o zaman neden devlet kalekol yapıyor, ama neden söyleyin neden?”diyorlardı.
Meğer o sırada silah stokluyorlarmış.
Neden?
Çünkü “kalleş olmak” tam da bunu gerektirir.
PKK’nın önce Dağlıca’da öldürdüğü askerler, sonra Iğdır’da öldürdüğü polisler ve derken Tunceli’de kızının gözü önünde vurduğu polis ile birlikte şehit sayımız 31’e yükseldi. Bu yazı yazıldığı sırada öyleydi ve bazı HDP’liler böyle bir gündemde bile ülkeyi Suriye olmakla tehdit edebiliyordu.
KCK eşbaşkanının barış sürecini fütursuzca sona erdirmesinin nedenlerinden biri ABD’nin IŞİD’e karşı PYD-YPG ile beraber çalışıyor olmasından ürettiği avantaj vehmiydi. Ancak gözden kaçmasın. İşlerin bu noktaya gelmesinin en önemli amili “Erdoğan başkan olmasın” talebini gözü dönmüşlüğe vardıran bir ülke düşmanlığına payanda etmiş bir entelijensiyanın, medyasının ve HDP’nin yaptığı kamuoyu imalatıdır.
Nasılsa PKK öldürdükçe “saray gladyosu” diye bir şey icat etmiş olanlar çıkar, olanı biteni bu konseptle Erdoğan’a, AK Parti’ye yıkar ve PKK muhipleri Kandil hizasında kalmaya devam eder. HDP’nin oyları korunur ve AK Parti tek başına iktidar olamaz.