Esma Biltaci keskin nişancı tarafından vurulduğunda Erdoğan gözyaşlarını tutamamıştı. Çok haklı bir duygusal refleksti. Gezi eylemlerinde bizzat şahsen hedef alındığını düşünen Erdoğan, bu eylemlerin bir darbe ile sonuçlandırılmak istendiğine dair bir düşünceye sahipti. Bu düşüncede yalnız da değildi. Hepimiz o günlerde bu eylemlerin Batılı liberal demokrasilerin fişteklenmesiyle gerçekleştiğine emindik. Dolayısıyla kendisini Mursi ile, Esma Biltaci'yi de kızlarından biriyle özdeşleştirmesi ve duygulanması çok doğaldı Erdoğan'ın. O ağladı, izleyenler de ağladı. Sıradan bir durum değildi 2013 Mısır darbesi. Demokrasiyi İslam ile meczetme iddiasına sahip İhvan yönetimi hakkında binlerce yalan uyduruldu, ekonomi ile ilgili hızlı ve düzeltici adımlar atılamadı ve yönetim demokrasi istemeyen 'İslamcı Sisi' tarafından devrildi. Bu yönüyle çatışan taraflar Türkiye'dekinden farklıydı.