Abdulbaki Sömer, 2014’te Kobani olayları için Türkiye’ye gelmiş, bunu yaparken de mülteci kılıfını kullanıp, “Yanımda kimlik yok ama ismim Salih Neccar” demiş olan Ankara saldırısı canisi. Bolca yapılan “İsmi Salih dediniz ama Abdulbaki çıktı, üstelik YPG’li değil bak, PKK’lı” tatavasının sebebi bu.
Sanki “yabancı savaşçı” kabul eden tek örgüt IŞİD. Sanki Vanlı olmak YPG’li olmaya engel. Sanki ülkemizdeki PKK’lılar, “PYD kendi davasına baksın, ama Türkiye hepimiz için emniyetli bir yer olmaya devam etsin, Türkiye sınırları içinde siyasi çözümü destekleyelim” demişler, sanki bu feraseti gösterebilmişler. Sanki Abdulbaki Sönmez’in 2014’ten önce Suriye’ye gitme nedeni YPG’ye katılmak değil, Kobani bitki örtüsü ve “ekosistem tabanlı fonksiyonel planlama konferansı”imiş.
“PKK’nın eylemlerini üstlenme örgütü” TAK açıklama yapıp eylemi sahiplenene kadar, “Saldırıyı kınıyoruz, hem zaten saray yapmıştır” diyenlerin, TAK açıklamasından sonraki sessizliği ne kadar anlamlıysa, Salih Neccar adını kullanan Van doğumlu Abdulbaki Sömer’in daha önceki Suriye seyahati o kadar anlamlı.