Meclis Başkanlığı seçimi, MHP’nin geçersiz oy kullanması, Deniz Baykal için yeterli sayıda oy çıkmaması, AK Parti’nin gösterdiği adayın başkan olmasıyla sonuçlandı. CHP saflarında oluşan ağır hayal kırıklığını anlamak mümkün. Hem son dönemde üstlendiği rol nedeniyle öne çıkan Deniz Baykal’a bazı AK Partililerin de kritik virajda oy vereceği düşünüldü. Hem de MHP’nin, AK Partili bir Meclis başkan adayını engellemek için son eşikte Deniz Baykal için oy kullanacağı. Beklenen iki şey de olmadı. Yanılgıyı itiraf etmek zor olduğu için de ya AK Parti’ye, “Uzlaşmacı bir yol izleyip, iyi bir koalisyon ortağı olacağını kanıtlayıp başka partinin adayını desteklemeliydin” eleştirisi yöneltiyorlar ya daDevlet Bahçeli’yi linç ediyorlar.
İş, koalisyon ortağı olmak için bin dereden su getiren, hatta Kemal Kılıçdaroğlukadar bile yapıcı ve esnek bir tutum izlemeyen Devlet Bahçeli’yi, AK Parti ne zaman sıkışsa “koltuk değneği” olmak için olay yerine koşmakla itham etmeye kadar vardı.
Bir bakalım MHP geçmişte hangi konularda destek çıkmış AK Parti’ye?
2007’de Anayasa Mahkemesi, “Cumhurbaşkanı seçimi için en az 367 oy gerekir”diye haksız bir karar verip de Gül seçilemeyince erken seçime gidilmiş, MHP barajı geçip Meclis’e girince AK Parti’nin 367’yi aşmasına yardımcı olmuş ve Gül seçilmiş. Suçlamaya bakar mısınız?