Irak’ı, Irak’ta Kürt hareketinin tarihini yazmak isterseniz
Talabani’ye yer vermeden bunu başaramazsınız. Talabani, Irak
hükümetlerine karşı yürüttüğü mücadeleyle, Barzani ailesiyle
giriştiği bitmez tükenmez liderlik yarışıyla, Soğuk Savaş’ın hızlı
sosyalisti ve yeni Irak yönetiminin yediemini olarak hayatını
tamamladı.
Politik yetenekleri, kişisel ilişkileri ve siyasi kıvraklığıyla
tarihteki yerini aldı. Haliyle, Irak’tan, sosyalist ideolojiden,
Kürt milliyetçiliğinden, siyasi yetenek ve ilişki kurma
becerilerinden söz ediyorsanız, Talabani gibi bir kişiliğin PKK
konusuna bigâne kalmasını da düşünemezsiniz.
PKK gibi 40 yaşını devirmiş bir örgütü mercek altına almışsanız, hafızanız zayıflamış, bazı hadiseleri çoktan unutmuş olabilirsiniz. Fakat Talabani’nin PKK tarihindeki müstesna yerini yok sayamazsınız.
Talabani, 1970’lerin ikinci yarısında PKK’nın faaliyetlerinin önce Irak sınırına, sonra Suriye’ye doğru genişlemesinde önemli bir rol oynadı. 1975 Cezayir Anlaşması’nın ardından Irak hükümetinin operasyonlarında büyük kayıplar vererek İran’a sığınan Barzani’nin yerini almaya kalkıştığında Şam’da oturuyordu.