Nihat Ali Özcan Milliyet Gazetesi

Çöken Afrin efsanelerine dair

Bu günlerde Türkiye uzman- lığından geçinenlerin ciddi itibar kaybına uğradıkları görünüyor. Gerek istihbarat örgütlerinin Türkiye analistleri, gerek medya da yazıp çizen serbest...

03 Nisan 2018 | 1.502 okunma

Bu günlerde Türkiye uzman- lığından geçinenlerin ciddi itibar kaybına uğradıkları görünüyor. Gerek istihbarat örgütlerinin Türkiye analistleri, gerek medya da yazıp çizen serbest “Türkiye uzmanları” Afrin konusunda ters köşe oldular. Ağırlıklı nedeninin ön yargılar ve tartışmasız doğru kabul edilen “efsaneler” olduğunu söyleyebiliriz.

Analistlerin ilk kabulüne göre, TSK’nın personel, moral ve teknik kapasitesi yerlerde sürünüyordu. Yakın zamanda bu fikri destekleyecek bir dizi olumsuz gelişme yaşanmıştı. Nitekim insan sermayesi kaybı Ergenekon davalarıyla başlamış, 15 Temmuz FETÖ kalkışmasıyla zirve yapmıştı. Binlerce subay, astsubay TSK’dan çıktı/çıkarıldı ve ordunun geleneksel emir komuta sistemi büyük bir sarsıntı geçirdi. Bu veriler esas alınarak yapılan analizlerde, ordunun moral ve motivasyonunun kaybolduğu, Afrin gibi asimetrik bir sorunla baş etmesinin zor olacağı “fikri” yaygındı. Sonuçta da TSK Afrin’de bocalayacak ve iş kontrolden çıkacaktı.

İkinci varsayım, TSK’nın silah ve mühimmat yokluğundan muzdarip olduğu yönündeki analizlerdi. TSK, ciddi lojistik ve ikmal sorunu yaşıyordu. Bu nedenle uzun süreli bir harekâtı götüremezdi ve kısa sürede pes edecekti. Oysa Türkiye, Afrin ölçek ve karakterinde bir harekâtın lojistik sorunlarını hızla çözdü. Oyunu değiştirecek “yerli silah” üretimini becerdi. Özellikle PKK gibi “gerilla” tarzı savaştığını ileri süren bir örgüt üzerinde ölümcül etkileri olan, silahlı ve silahsız insansız hava araçlarını hızla devreye sokabildi.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Çin-İran ilişkilerine dair 14 Temmuz 2020 | 2.459 Okunma Çin ve Doğu Türkistan 10 Temmuz 2020 | 3.264 Okunma Türkiye’nin Libya hamlesi politik düzeyde taşları yerinden oynatırken 07 Temmuz 2020 | 3.463 Okunma ‘Centilmenler’ başkalarına ait mektupları okumazlar mı? 30 Haziran 2020 | 2.233 Okunma ABD ve AB “yıllık terörizm raporlarını” birlikte okumak 26 Haziran 2020 | 2.459 Okunma