Türkiye zamanının çoğunu seçim tartışmalarına ayırmış durumda. Ancak küresel sistem ve çevremiz yine toz duman. Kime sorarsanız sorun, size dünyanın geçmişte tanık olmadığımız ölçüde belirsizliklerle dolu bir süreçten geçtiğini söyleyecektir. Çin’in yükselişi, ABD’nin sarsaklığı, Rusya’nın eski günlere özlemi, AB’nin zayıflığı, İran’ın nükleer sorunu, Suriye iç savaşı bunlardan bazıları.
Cevabı aranan soru ve sorunların arttığı bu dönemde, “Uluslararası İlişkiler Konseyi” Derneği alanın çalışanlarını geçen hafta sekizinci defa bir araya getirdi. Türkiye’nin farklı üniversitelerinde görevli ve Uluslararası İlişkiler alanında ders veren yüzden fazla hoca Antalya’da konuları ve kendi disiplinlerini masaya yatırdı. Üç gün boyunca onlarca farklı konuda sunumlar yapıldı.
Üniversiteler de sayısı hızla artan Uluslararası İlişkiler bölümleri şimdiye kadar binlerce mezun verdi. Değerli akademisyenler yetiştirdi. Bu süreçte bazı hocaların özel bir yerinin olduğu muhakkak. Tıpkı, bir süre önce Bilkent İhsan Doğramacı Üniversitesi’nden emekli olan, Prof. Dr. Ali L. Karaosmanoğlu gibi.