Arap Baharı’nın tetiklediği iç savaşlar, terörizm, devletlerin çöküşü, güvenlikle ilgili yeni gelişmelere yol açmasının yanı sıra var olan olguların da karakterini değiştirmeye devam ediyor. Vekâlet savaşlarından hibrit savaşlara, yabancı terörist savaşçılardan daha fazla görünür hale gelen “özel askeri şirketler”e kadar. Vekâlet savaşlarının sahadaki oyuncularını izlemek, tasnif etmek her geçen gün zorlaşıyor. Sadece dini, etnik, mezhepsel gruplar, suç, terör örgütleri ya da aşiretler gibi endemik devlet dışı örgütlerden söz etmiyoruz. Bazen de bireysel olarak savaşmaya giden paralı askerler ya da ticari, özel/kamu “girişimcilik” örneği...