Silahlı İnsansız Hava Araçlarının (SİHA) müşterek bir
mühendislik ürünü olduğu, üretiminin yoğun emek, bilgi, zaman,
tecrübe ve para gerektirdiği bir gerçek. Türkiye’nin bu teknolojiye
sahip olması savunması için çok önemli. SİHA’ların etkin kullanımı
teröristlerle mücadelede “taktik” üstünlük demek. Ancak SİHA
üretiyor olmak tek başına teröristleri/terörü bitirme garantisi
vermez. Dahası, siyasi karar alıcıların üstesinden gelmesi gereken
çok sayıda can sıkıcı, tartışmaya açık konuyu da gündeme taşır.
Teröristlere karşı elde edilen taktik üstünlüğün “stratejik”
kazanıma dönüştürülebilmesi bakış açısının değiştirilmesiyle
mümkündür. SİHA’ların terörle mücadelede “gerçek” değerinin takdir
edilmesi, stratejide doğru yere konumlandırılması bir vizyon,
adaptasyon meselesidir. Bu, net politik hedefler ile politik/askeri
stratejiler gerektirir. Ön koşulu ise zayiat istatistiklerinin
cazibesine kapılmamaktan geçer.
Günümüz dünyasında insan-makine kombinasyonunu değil terörle
mücadele, “savaş halinde” kullanıyor olsanız bile kendinizi
“hukuki” tartışmaların dışında tutamazsınız. Nitekim elimizde bu
görüşü destekleyen uzunca bir liste var. Teröristler, güvenlik
güçlerine hukuki hata yaptırmayı, sivillere zarar verdirmeyi işe
yarar bir taktik olarak görmekteler. Bu amaçla yoğun çaba
harcarlar. Mücadelenin siviller arasında yürütülmesi, hedeflerin
hareket halinde olması, operasyon ortamının sürekli değişmesi bu
taktiğe uygun ortam sağlar. Yine, üstesinden gelinmesi gereken bir
diğer sorun da hedefe dair hızlı karar verme gerekliliğidir.
Devletle terörist arasındaki temel fark, devletin terörle
mücadeleyi hukuk içinde yürütmek zorunda olmasıdır. Oysa terörist
için ne ahlaki, nede hukuki zorunluluk söz konusudur. Bu nedenle
“hukuk ihlalleri”, teröristler için propaganda savaşının tek yönlü
işleyen, küresel ve akıllı “cephanesidir”. Devletin bu mücadeleden
başarılı çıkması ise kamu diplomasisindeki yeterliliğine
bağlıdır.
SİHA’ları envanterinize dahil ettiyseniz, onu sadece bir
mühendislik harikası ya da terörle mücadele istatistiklerine veri
üreten alet olarak görmekten vazgeçmelisiniz. Terörle mücadele
stratejinizi yenilemeli (varsa), ulusal ve uluslararası hukuk
kapasitenizi değişen durumlara cevap verecek şekilde yeniden inşa
etmelisiniz. Angajman kurallarını, karar alma süreçlerini sürekli
gözden geçirirken, pilotların doğru karar verebilmeleri için fiziki
ve psikolojik kapasitelerini iyileştirmeniz gerekir. SİHA terörle
mücadelede yeni ve etkili bir hamle ise, sadece mühendis ve
pilotlarınızı değil bu alanda istihbaratçılarınızı, askerlerinizi,
doktorlarınızı, psikologlarınızı, hukukçularınızı, kamu diplomasi
alanında çalışanlarınızı ve siyasilerinizi hazırlamanız
gerekir.
Kamuoyuyla sadece “aferin alınacak” hususları değil, hataları en
aza indirme çabalarınızı, işi nasıl ciddiye aldığınızı da
paylaşmalısınız. Kitaba göre SİHA kullanımı, sadece askeri sonuç
üreten bir kapasite inşası değildir. Daha fazlasıdır