Nihat Ali Özcan Milliyet Gazetesi

Suriye’de ‘köşe kapmaca’

Suriye’de askeri tablonun değişimi çatışmalara bağlı olarak hız kesti. Suriye iç savaşının karakteri, süresi ve yoğunluğu dikkate alındığında, ülkede göreceli bir sakinlikten söz...

05 Haziran 2018 | 592 okunma

Suriye’de askeri tablonun değişimi çatışmalara bağlı olarak hız kesti. Suriye iç savaşının karakteri, süresi ve yoğunluğu dikkate alındığında, ülkede göreceli bir sakinlikten söz etmek mümkün. Nitekim ülkenin güney batısı, İsrail sınırı, kısa süre önce sessizliğe bürünmeye başladı. İdlib’de, istisnalar hariç, sakinlik yaşanıyor. Bu günlerin en hareketli bölgesi, DAEŞ’in son kalıntılarının temizleneceği Irak sınırı.

Siyasi tablo, katılımcılar, vekiller ve hedefler açısından oldukça ilginç bir görüntü sunuyor. Ülkenin geleceğini konuşmadan önce, taraflar ellerini güçlendirmenin derdinde. Bu nedenle, ülkenin geleceğini konuşmaya yönelik hamleler daha çok zaman kazanmaya odaklanmış durumda. Yoğunluk ise “yerel” düzeyde avantaj elde etmeye yönelik. Örneğin, İsrail’in Rusya ile yürüttüğü diplomatik görüşmeler hayli dikkat çekici. Esad’ın iktidarda kalmasına rıza gösteren İsrail, buna karşılık güvenlik mimarisini güçlendirme peşinde. Suriye sınırından Hizbullah ve İran destekli grupların uzaklaştırılmasını talep ederken, İran’ı da sınırlarında geriye doğru itmiş oluyor. Nitekim gelişmelere bakacak olursak, şimdilik, istediklerini elde etmiş görünüyor.

Suriye’de bir diğer gündem Rusya, Esad rejimi ve Türkiye’nin çevrelediği İdlib. Genel politik gidişat, mevcut askeri tablo, bu cepte konuşlanmış “muhaliflere” gelecekte pek “politik/askeri umut” vaat etmiyor. İç savaşın bu son düzlüğünde silahlı harekette ısrar, ideolojik çerçeve, coğrafi büyüklük, derinlik, lojistik ve politik destek gibi faktörler yüzünden gelecek vaat etmiyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Çin-İran ilişkilerine dair 14 Temmuz 2020 | 2.459 Okunma Çin ve Doğu Türkistan 10 Temmuz 2020 | 3.264 Okunma Türkiye’nin Libya hamlesi politik düzeyde taşları yerinden oynatırken 07 Temmuz 2020 | 3.464 Okunma ‘Centilmenler’ başkalarına ait mektupları okumazlar mı? 30 Haziran 2020 | 2.233 Okunma ABD ve AB “yıllık terörizm raporlarını” birlikte okumak 26 Haziran 2020 | 2.459 Okunma