Aslında bu sorunun cevabının herkesin yüreğinde, vicdanında, daraldığı yerde, en güzel yerde, kalkacağı yerde, gözünün yaşardığı, yüzünün güldüğü kısacası hayata dair her yerde olduğunu, mekân ve zamanla kayıtlı olmadan her yerde var olduğunu biliriz.
Anne, "bak evladım şu güzel çiçeği O yarattı, şu bembeyaz yağan karı damımıza O kondurdu, Her şeyi O yarattı. Her güzellikte O var." desin. Belki bu cevaplar çocuğun dünyasını daha iyi süsler.
Çocuk soruyor, Allah bize benzer mi? Baba bir an duraksıyor. Ne diyecek? Evet diyemez. Çünkü Yüce Allah 'muhalefetün lil havadis – oluşmuş olan, yaratılmış hiçbir şeye ve kimseye benzemez' sıfatı önünde duruyor. Hayır dese cevap yetecek mi? Çözüm yolunu buluyor. Bu ayakkabıyı kim yaptı. Ayakkabıcı. Peki ayakkabıcının gözü kulağı var mı? Evet. Ama yaptığı ayakkabının gözü, kulağı yok. Hiç ayakkabıcıya benzemiyor değil mi? İşte bunun gibi evladım, yaratan da yarattığına benzemez.
Anne çocuğuna Yüce Yaratıcıyı sevdirecek. Çocuğuna şöyle der; Sen uykudayken senin üstünü örtmemi güzel Allah'ım içime yerleştirdi. Ben seni onun için öptüm.
KORKUTMAYIN