İslam'ı bakış açılarıyla takdim etmeye çalışanlar; Kur'an ve
sünnetin hükümlerinin zamanın gereğine göre değiştirilebileceğini
sık sık gündem getirmeye çabalarlar. Onlar böylece İslam'ın
değişmez ilklerini tartışılır kılmaya çabalarlar. Muhkem meseleleri
tartışmaya açmak dinin genleriyle oynamak, bir diğer ifadeyle
tahrif ve tahribattır. Şöyle derler; Mecelle'de şöyle bir hüküm
vardır:
"Zamanın değişmesiyle hükümlerin değişmesi inkâr olunamaz."
Onlara göre zaman gerektirdi mi, Kur'an'ı da, sünneti de yok sayıp
zıddına karar verebilirsiniz. Yani dinde dilediğinizi yok sayar,
dilediğinizi var kılarsınız.
Halbuki bu hüküm fer'i; yani detayla ilgili olan ve hakkında Kur'an
ve sahih hadis olmayan konularla ilgilidir. Nitekim bu mesele zaten
dört belli başlı mezhebin içtihatlarında uygulanmıştır.
Örnek olarak şunu verebiliriz: Necaset meselesini tartışan Hanefi
hukukçulardan İmam Muhammed; önceleri hayvancılıkla uğraşan
kişilerin elbisesine bulaşan sığır dışkısının elbisenin dörtte
birine kadar bulaşması halinde namaza engel olmadığını söylerdi.
Ama Rey şehrine geçince insanların bundan korunamayacağını görünce
daha fazla dışkının da namaza zarar vermeyeceğini kayda bağladı.
(İbni Hümam, Şerhu Fethi'l Kadir, 1, 180: Kasani, 1, 81)