Nihat Hatipoğlu Sabah Gazetesi

Haset, insanı günaha iter

Kalbin hastalıklarından biri olan haset, bir kimsenin elindeki nimetin yok olmasını istemektir. Allah Resulü (s.a.v.) "İman ile haset bir kulun içinde yerleşmez" buyurarak hasetin mümine yakışmadığını ifade etti.

02 Haziran 2019 | 43 okunma

Haset yalnızca günaha sebebiyet veren bir kalbi hastalık olmayıp, aynı zamanda sahibinin iyi amellerini de ortadan kaldırır. Konuyla ilgili bir hadis-i şerifte şöyle buyrulmaktadır: "Ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi, haset de iyilikleri yer bitirir." (Ebu Davud, İbn-i Mace)
İbadetleri ifsad eden, insanı günaha iten haset, İslam'ın şiddetle yasakladığı, kişinin hem dünyada, hem de ahirette felâkete uğramasına sebep olan bir duygudur. Allah'u Teâla, Felak Suresi'nin 5. ayetinde: "…ve haset ettiği zaman hasetçinin şerrinden âlemlerin Rabb'ine sığınırım, de" buyurarak haset duygusu besleyenlerden kendisine sığınmamızı emretmektedir.

KEDERE SEBEP OLUR
Başkasına verilen nimeti çekemeyen insanlar, kalplerinde boş yere tasa ve keder taşırlar. Çünkü duydukları üzüntüyle haset ettikleri nimet azalmaz ya da kendilerine verilmez. Böylelikle haset eden muradına eremez ve Allah'ın yardımına nail olamaz. Haset sahibi hem dünyada sıkıntı ve keder içinde yaşar hem de ahirette büyük bir kayba uğrar. Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyorlar; "Birbirinize hiddetlenmeyin, birbirinize haset etmeyin, kıskanmayın, birbirinize sırt çevirmeyin; Ey Allah'ın kulları! Kardeş olun. Bir Müslümana, üç günden fazla (din) kardeşi ile dargın durması helal olmaz." (Müslim)

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Dindarlık zayıflıyor mu? 15 Kasım 2024 | 290 Okunma Büyük yazar Victor Hugo’dan Hz. Muhammed şiiri 08 Kasım 2024 | 409 Okunma Vefasız insanlar olduk 01 Kasım 2024 | 74 Okunma Mısır’dan izlenimler 25 Ekim 2024 | 190 Okunma Kendimizi sorgulayalım 18 Ekim 2024 | 130 Okunma