Nihat Hatipoğlu Sabah Gazetesi

Müslüman kabir azabını kabul eder

Ölüm ruhun bedeni terk etmesidir. Ruh, dünya hayatı ile kıyametten sonra gerçekleşecek mahşer arasındaki bir konumda bekler. Biz buna kabir-berzah âlemi deriz. Bedeni terk eden ruh, kabir dediğimiz âlemde, bedeniyle...

07 Temmuz 2017 | 5.722 okunma

Ölüm ruhun bedeni terk etmesidir. Ruh, dünya hayatı ile kıyametten sonra gerçekleşecek mahşer arasındaki bir konumda bekler. Biz buna kabir-berzah âlemi deriz.
Bedeni terk eden ruh, kabir dediğimiz âlemde, bedeniyle keyfiyetini çok bilemediğimiz bir şekilde irtibatlı olarak ahiret (kıyamet, yeniden diriliş ve hesaba çekiliş ve mahşere sevk ile cennet veya cehennem) âlemini bekler.
Peki, ruh ve beden bu bekleyişte azap veya nimet görür mü? Veya her ruh ve her beden aynı statüye mi tabi tutulur? Mesela kâfir -inkârcının- ruhu ile bir peygamberin ruhu aynı mıdır?
Şöyle derler; vay başımıza gelene! (Eyvah eyvah) bizi kabrimizden kim kaldırdı. Bu Rahman'ın vaat ettiğidir. Peygamberler gerçekten doğru söylemişler, derler. (Yasin, 52) Korku ve hasret bir kısım dirileri sarmalayacak. Kabirdeki halleri arayacaklar.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Dindarlık zayıflıyor mu? 15 Kasım 2024 | 290 Okunma Büyük yazar Victor Hugo’dan Hz. Muhammed şiiri 08 Kasım 2024 | 409 Okunma Vefasız insanlar olduk 01 Kasım 2024 | 74 Okunma Mısır’dan izlenimler 25 Ekim 2024 | 190 Okunma Kendimizi sorgulayalım 18 Ekim 2024 | 130 Okunma