Başkanlık Sisteminin
Başarısızlığı” kitabında Juan Linz, bu
yönetim tarzının özellikle kutuplaşmış toplumlarda hastalıklı
sonuçlara yol açtığını anlatır.
Sistemin işleyişinin doğrudan “kutuplaşmayı
bilediğini” belirten tanınmış siyaset bilimci
bunun “başkanlığın sıfır toplam oyunu olmasından
kaynaklandığını” söyler.
“Başkanlık sistemi” üzerinde yapılmış en ayrıntılı analizle
tanınan Linz; “Çünkü başkanlıkta kazanan parsayı
toplar” der ve ekler:
“Kutuplaşma bilenir ve (dolayısıyla) meşruiyet gölgelenir. Başkanın
4-5 yıl için seçildiğini düşünün. (Karşıt) tarafların tabanları
arasındaki sertleşme ve gerilimi, bu dönemde düşürecek bir
mekanizma yoktur. Yenilen taraf 4-5 yıl bekleyecektir. Gerilim
tırmanır!”
Trump’ın Beyaz Saray’da geçirdiği ilk üç hafta,
Linz’in sözlerinin sağlaması gibi. Son seçimler, ABD’nin en
gerilimli, en kutuplaşmış seçimi oldu.
Trump yandaşları mitinglerde “Hillary’yi
içeri tık!” diye
bağırdı. Clinton da Trump Beyaz
Saray’ının ABD için “badire/ apocalypse”le eşdeğer olacağını
söyledi.
“Amerika Birleşik Devletleri”nin adı bu görülmemiş çekişme
nedeniyle “Amerika Birleşmemiş Devletleri”ne çıktı.