"Charlie Hebdo” saldırısını izleyen günlerdeki gibi değil... Charlie Hebdo katliamı ardından, Müslümanı, Yahudisi, Hıristiyanı hemen “tek yürek” olmuş; “Cumhuriyet değerleri” etrafında birlik, beraberlik mesajları vermişlerdi...
“Cumhuriyet Meydanı/Place de la Republique” de; Paris’in Nazi işgalinden bu yana gördüğü en kalabalık gösteriyi düzenleyerek korkuya meydan okumuş ve dünyanın hayranlığını kazanmışlardı.
Meydandaki “Marianne” heykeline, “çok kültürlülüğün” simgesi bayraklar ve posterlerle tırmanarak “Ayaktayız. Biz yeni Fransa’yız. Geleceğimize birlikte sahip çıkacağız!” demişlerdi.
Fransız devriminin kazanımları “özgürlük, eşitlik, kardeşlik” değerleri anısına dikilen heykel ve heykelin etrafındaki meydanda “Her karşıtlığa rağmen burada yan yana geliyor; Müslümanı ve Hıristiyanı ile ortak değerleri kucaklıyoruz!” ayarı çekilmişti.
Hiçbir mahalle baskısı olmaksızın sahiplenilen ve sosyal medyada geniş yankı bulan bu “mozaik Fransa’sı” mesajları; trajedinin en karanlık anında “umut” ışığı doğurmuştu.
Kubbede boş seda
Bugün durum farklı.
Travma çok daha derin.
Cumhuriyet Meydanı’nda Charlie Hebdo saldırısına meydan okumak adına vaat edilen bu “çok kimlikli, çok kültürlü yeni Cumhuriyet” ivmesinin; geçen sürede yakalanmamış olmasını görmenin düş kırıklığı da var...