Barselona Belediye Başkanı Ada
Colau, “Katalonya’nın seçilmiş temsilcileri
hapiste. Bu kara bir gündür” diyor ve devam ediyor: “Katalan
kurumlarına ve demokrasinin temeline yapılmış bir saldırı bu ve
İspanyol devletinin intikamı!”
Avrupa’da kaygıya yol açan sabık (azledilmiş) 8 Katalan hükümet
üyesinin Madrid tarafından cezaevine yollanmasını, Katalonya’da
-Ada Colau gibi bağımsızlıkçı cepheden olmayanlar bile- bu şekilde
“intikam” diye yorumluyor.
Olay henüz sıcak. Ama Eski Kıta’da on yıllardır unutulan “siyasi
tutuklu” kavramının yeniden gündeme girmesi bile, Katalonya’nın
sınırlarının ötesinde, Avrupa’da çok geniş tedirginlik
yaratıyor.
Tarafların keskin biçimde bilendiği İspanya’nın dışındaki
yorumlarda bile bariz bir “yön” ve “pusula kaybı” olduğu fark
ediliyor. Eski Kıta’nın büyük siyasi tartışmalarını tanımlayan
referansların muğlaklaştığı ve kafaların karıştığı görülüyor.
Yangın yayılır mı?
Avrupa başkentleri, Katalonya krizinde her gün yeni bir dönemeç
alan sıra dışı gelişmeler karşısında suskunluklarını korumayı
yeğliyor; konuya özellikle girmek istemiyorlar.
Herkesin dolabında zira iskeletler var. Kimse içindeki Flaman,
Korsika, İskoç, Tirol ayrılıkçılarının ellerine koz vermek ve
onları yeni argümanlarla tahkim etmek istemiyor.
AB liderleri bu sebeple… “Katalonya’nın siyasi tutukluları”
manzarasından hazzetmeseler de… Madrid’e açık demokrasi vaazı
vermekten kaçınıyorlar.
Beri yanda kendi ayrılıkçılarını tahrik etmemek için, Madrid’le
ortak cephe görüntüsü yaratmaktan da çekiniyorlar. “İspanya’nın
demir yumruğu