“Nükleer görüşmelerinin” kahramanı dışişleri
bakanı Cevat Zarif ABD’de Denver
Üniversitesi’nde okumuş, 2002-2007 arasında New York’ta İran BM
Büyükelçisi olarak bulunmuş…
Tahran hükümetinin kısaca en “Batılı” çehresi...
Amerikan kültürü ve kurulu düzenine öyle yakın ki, BM’deki
görevinden ayrılırkenKissinger müstakbel
dışişleri bakanına “Diplomasi” adlı kitabını hediye etmiş. Üzerine
de “Saygı duyduğum bir hasıma” sözlerini yazmış…
Kissinger’ın Zarif’e yaptığı bu özel ithaf, Acem diplomatın 2013’te
dışişleri koltuğuna oturmasıyla kriz yaratmış.
Kissenger’la muhabbeti nedeniyle “şahin”ler Zarif’i “Amerikalıların
adamı” olmakla suçlamışlar.
Zarif, suçlamayı her ne kadar “Saygın hasım olmak fena bir şey
mi” diye savuştursa da benzer vuruşlara şimdi çok daha
açık…
Acemlerin özdeyişiyle “Atı eyerli verdik, dizginsiz aldık!”...
Başka bir deyişle “kazıkyedik” yakınmasında bulunan şahinlerin
hedefindeki bir numaralı isim Cevat Zarif.
Nükleer anlaşmanın kesinleşeceği kritik tarih 30 Haziran’a dek daha
da çok olacak…