En büyük kâbus şimdi, İspanya’nın AB içinde bir “Türkiye
modeline” dönüşmesi…
Eski sosyalist tüfeklerden Javier Solana, Katalonya’nın bağımsızlık
referandumu arifesinde “New York Times”da İspanyol demokrasisini
öve öve bitiremiyordu…
“Katalonya da fiili bir OHAL yok, yurttaşlık- insan hakları garanti altında. İspanya otoriteleri bağımsızlık yanlısı Katalanlara baskı, zulüm uygulamıyor. İspanyol demokrasisi üst düzeyde işlevsel bir demokrasidir. Freedom House, siyasi ve yurttaşlık hakları konusunda bize en yüksek puanı veriyor. ‘Economist’ de keza İspanya’yı ‘olgun/full demokrasi’ kategorisine yerleştiriyor.”
20. yüzyılın son çeyreğinde demokrasiye geçişteki göz kamaştırıcı başarısı nedeniyle, diktadan çıkan tüm rejimlere referans gösterilen İspanya, Katalonya referandumuyla tırmanan gerginlik sebebiyle, U-dönüş tehdidi altında.
U-dönüş, bir “Türkiye olmak/Türkiyelileşmek tehdidi” şeklinde
adlandırılıyor.
“Türkiyelileşmek tehdidi” markasıyla jargona giren kaygı verici
gidişata parmak basan Podemos lideri Pablo Iglesias, “Madrid
hükümetinin sert tepkileri, İspanya’yı AB içinde Türkiye’ye
dönüştürebilir” diye uyarıyor ve ekliyor: “(Bu serüvenin sonunda)
biz de tıpkı Erdoğan’ınki gibi demokrasi kisvesi altında otoriter
ve baskıcı bir hükümete uyanabiliriz!”