Rasputin’in öyküsü ile bilmem ne kadar
aşinasınız? St. Petersburg’da Moika kanalındaki Yusupov
malikanesini görene dek kendi adıma ben Rasputin’i folklor
düzeyinde kahramanlaştırılmış bir üfürükçüden ibaret
sanırdım...
Geçen yüzyıl başında yaşayan bu Rus şahsiyetinin “devlet
katında” itibar gören bir tarihi kişilik olduğunu, o
malikaneyi gezerken öğrendim.
Rasputin yüz yıl önce bu malikanenin mahzeninde, İngiliz MI6’nın da
parmağı olan bir “derin devlet” suikastıyla ortadan
kaldırılmış.
İngiliz gizli servislerinin işi gücü bırakıp Rasputin’le
ilgilenmesinin nedeni, rahip bozması üfürükçünün Çar’ın üzerinde
çok etkili olmasındanmış.
Son Çar II. Nikola ve eşi
Çariçe Aleksandra, Rasputin’in
önerilerine öyle değer veriyorlarmış ki, kabineye Rasputin’in onayı
olmadan bakan atanamaz olmuş. Ya da tersi...
Rasputin’in gözünden düşen bakanlar ve yüksek devlet memurlarının
bulundukları mevkilerden ayaklarının kaydırılarak al aşağı
edilmeleri işten değilmiş.
Sibirya’nın ırak bir köyünden gelen, eğitimsiz Rasputin.. gün
gelmiş muhataplarını sırf baştan çıkarmayı bilen özel becerileri
sayesinde Çar ve Çariçe’nin gölgesi olmuş.
Devlet aklı yitirilince
Tam Rasputin’in devletin zirvesine çıktığı bu yıllarda işte I.
Dünya Savaşı patlıyor. Rusya, İngiltere ve Fransa’nın yanında
(Almanya ve Osmanlı’ya karşı) savaşa giriyor. Savaşın başında Rusya
için işler iyi gitmiyor. Rasputin bunun üzerine Çar ve Çariçe’ye
Almanya ile özel bir anlaşma yaparak, savaştan çekilmelerini salık
veriyor...