Üç haftalık aradan sonra dün bankaların yeniden açılmasıyla
gözler bir daha Yunanistan’a çevrildi. İlk bakışta değişen çok
fazla bir şey yok. Günde maksimum “60 Avro” çekmek yerine insanlar
“kotalarını” haftada 420 Avro olarak toplu halde
çekebilecek.
Yeni uygulamaya ATM önlerinde her gün kuyrukları önlemek için
başvuruldu. Yurtdışına transferler de yalnız merkez bankasının
izniyle olacak. Öğrenciler ile tedavi gören hastalar kuralın
istisnası. Öğrenciler her sömestir dışarıya 5000 Avro
çıkarabilecek. Hastalar da 2000 Avro transfer edebilecek.
Bu kısıtlamaların yanında “paket”te öngörülen yüzde 10’luk katma
değer artışı da devreye girdi. Ve birden her şey pahallandı.
Otellerde, turistlerin odalarının kapıları altından bir günden
diğerine fiyatları etkileyen “yüzde onluk katma değer farkını”
hatırlatan notlar bırakıldı…
Annenin ‘tragedyası’
Bütün bu olan biten öyle dramatik bir ortam yarattı ki,
Başbakan Çipras’ın artık “yemeden içmeden”
kesildiği bile söylendi.
İddiayı dillendiren bizatihi Başbakan’ın annesi.
“Son dönemde ne düzenli yiyor ne de uyuyor” diyerek oğlu
nedeniyle “kendisinin de depresyona girdiğini” belirten anne
Çipras: “Ülkenin yükünü sırtında taşıyor. Aklımhep Aleksis’te!”
diyerek kaygılarını paylaşıyor.
Ama anne Çipras’ın feryadı hilafına Aleksis Çipras’a -tüm
savrulmalara ve yaşanan olumsuzluklara rağmen- halkının desteği
sürüyor.
Ya Çipras’ın kendileri için başka Yunan liderlerin yapmadığı ölçüde
mücadele ettiğine inandıklarından,
ya Merkel Avrupa’sına karşı Çipras’la
tek yumruk olmak dürtüsünden, ya önlerinde hiçbir somut alternatif
kalmadığını düşündüklerinden veya yorgun düştüklerinden
seçmenler SYRİZA’ya hâlâ yüzde 42.5 oranında
destek veriyor.
Öyle ki Yunanistan’daki son kamuoyu yoklamaları Çipras’ın ardında
bugün mutlak çoğunluğun ağırlığının olduğunu gösteriyor.
Buna karşın
muhafazakâr Yeni Demokrasi’nin
oyları (yüzde 21.5) SYRİZA’nın yarısı kadar.