Alamancı”lığın revaçta olduğu yıllarda Berlin’de çekilen “Acı Vatan” filmi gurbetçilerimizin dramını, filmin logosu kadar başarılı yansıtamasa da, Almanların, bir kadını hayatı; işinden ibaret bir robota çevirdiğini yansıtması bakımından önemliydi.
Harabe Almanya’yı “Almanya” yapan, çoğu Türk olan yabancı işçilerdir.
Gel gör ki Almanya, bu velinimetlerini her vesileyle aşağılamış, Avrupa’nın göbeğinde sömürgeciliğin en çirkin örneğini sergilemiştir.
Türk çocuklarını saçma bahanelerle ailelerinden koparıp, ırkçı Almanların elinde İslam düşmanı birer Hristiyan olarak yetiştirme alçaklığı; bütün tepkilere rağmen sürdürülmektedir.
Medeniyetin “M”si, insanların inanç ve değerlerine saygı duymaktır.
Bizans İmparatorlarının baskısından bunalan Hristiyanlar, İstanbul’un Fethi’nden sonra rahat nefes almış ve Fatih Sultan Mehmet Han’a medyûn-i şükran olmuştur.
Almanya, yedi asır önceki bu gerçek medeniyetin bile fersah fersah gerisindedir.
Daha da beteri Türklere karşı uygulanan ırkçı katliamlar, bizzat Alman devleti tarafından himaye hatta teşvik edilmektedir.
Terörizm beşiği medeni Almanya
Teröre karşı olmak insanlığın gereğidir. Oysa Almanya, bu konuda da ikiyüzlülüğün sembolüdür.
“Kendi teröristleri” olan RAF üyelerini, yargısız infazlar ve sahte otopsi raporlarıyla ortadan kaldıran Almanya, “Rakibimin teröristi benim müttefikimdir” anlayışıyla, PKK’yı 30 yıldan bu yana kucağında beslemektedir.
***
Öte yandan Almanya’nın on parmağı, Türkiye’nin içindedir ve her şeyi karıştırmaktadır.
Ülkemizde faaliyet gösteren vakıfları, medya mensupları Alman istihbarat elemanı gibi çalışmaktadır.
Bergama’daki siyanür bahaneli eylemlerden Gezi’ye kadar bütün kalkışmalarda, Alman parmağı vardır.